YADSIMA
Bir güvercin gibi
ak
o gizli kıyıda
susadık öğle
üzeri:
ama tuzluydu
sular.
Sarı kumların
üstüne
adını yazdık
onun,
ama bir rüzgâr
esti denizden
ve silindi
yazılar.
Nasıl bir ruh,
bir yürek,
nasıl bir istek
ve tutkuyla
yaşadık:yanılmışız!
Değiştirdik öyle
yaşamayı.
-Yorgo SEFERIS
BEN DE ÖYLE
Filo bile sonunda
limana döner,
tren soluk soluğa
koşar gara doğru,
Bense ondan daha
hızlı koşmaktayım sana
-çünkü seviyorum-
budur beni çeken,
sürükleyip götüren.
Cimri şövalyesi
Puşkin'in, iner
bodrumunu
karıştırıp seyretmeye.
Ben de, sevgilim
döner dolaşır
gelirim sana.
Taparım,
benim için çarpan
o yüreğe.
Sevinçlisinizdir
evinize dönerken.
Atarsınız tıraş
olurken, yıkanırken,
kirini pasını
vücudunuzun.
Ben de aynı
sevinçle dönerim
sana-
evime dönmüyor
muyum
sana doğru
koşarken?
Yeryüzü insanları
toprak ananın koynuna dönerler sonunda.
Hepimiz döneriz
en son yuvaya.
Ben de öyle,
bir şey var
beni sana çeken
daha ayrılır
ayrılmaz,
birbirimizden
uzaklaşır uzaklaşmaz.
-Vladimir MAYAKOVSKI
Umut domino
taşları gibidir. Biri düşünce diğerleri onu takip eder. –La Casa De Papel
Bir kıtlıkta,
açlıktan ölenlerin %30’unun, beslenme alışkanlıklarını terk edemeyenler olduğu
söylenir.
Bir ulusun
türkülerini yakanlar,yasalarını yapanlardan daha güçlüdür. -Shakespear
“Ya sevdiğinizi
seçeceksiniz ya da ona erişemediyseniz seçtiğinizi seveceksiniz, seçtiğinizi
sevmeyi öğreneceksiniz”
Kendi geleceği
hakkında ufak bir fikri hayali olan birinin seçimi ile tamamen rastgele seçim
yapanın durumu aynı olmayacak.
öküzün damını
alçacık yapın
yaş koman altına kuruluk serpin
koşumdan koşuma gözlerin öpün
irençberler hoşça tutun öküzü
-Pir Sultan Abdal
Bütün gücümüzle
avuçlarımızı kapalı tutmaya çalışıyoruz...
Yere çakılmak
için kendimi göğe bıraktım ya da göğe çakılmak için kendimi yere bıraktım.
Nasip.
Bahçemizin
Halinden Baharımı Kıyasla
Bahçemizin
halinden
baharımı kıyasla.
Zambaklar verem
olmuş
kırmızı güller
yasta
eller yüzler
simalar
resimler aynı
değil
baharlar bile
değişmiş
artık her şey bir
başka
bu sonbaharda ki
ayak izlerim
sanki geçmiş bir
şeyler
her yerler talan
olmuş
hatıralar bile
yanlış
üç beş kırık
bardak
tas tabak çanak
bir kaç kiraz
dalı
ürkütülmüş bir
kaç kurbağa
yolcular yok
olmuş
yollar artık
bambaşka
artık akortsuz
saz gibi
dalda kuş
çiçekteki arı
bir uçkur iki
bağlama
yalnızca varı
yoğu
iki öz kırpmışım
bir kaç da öpücük
boşunaymıs
burukluklar
aceleler, tezler
hesap kitap
yanlışmış
yıllar boşuna
geçmiş
ayrılıklar
hüzünler
şimdi pususundan
bakan gözler bir
başka
hesap kitap
gerekmez
var zararı
hesapla...
-Ömer Hayyam
Alman
Edebiyatından Seçmeler: