11 Haziran 2018 Pazartesi

La union hace fuerza / Birlikten kuvvet doğar


YADSIMA

 

Bir güvercin gibi ak

o gizli kıyıda

susadık öğle üzeri:

ama tuzluydu sular.

 

Sarı kumların üstüne

adını yazdık onun,

ama bir rüzgâr esti denizden

ve silindi yazılar.

 

Nasıl bir ruh, bir yürek,

nasıl bir istek ve tutkuyla

yaşadık:yanılmışız!

Değiştirdik öyle yaşamayı.

 

-Yorgo SEFERIS

 

BEN DE ÖYLE

 

Filo bile sonunda limana döner,

tren soluk soluğa koşar gara doğru,

Bense ondan daha hızlı koşmaktayım sana

-çünkü seviyorum-

budur beni çeken, sürükleyip götüren.

Cimri şövalyesi Puşkin'in, iner

bodrumunu karıştırıp seyretmeye.

Ben de, sevgilim

döner dolaşır gelirim sana.

Taparım,

benim için çarpan o yüreğe.

Sevinçlisinizdir evinize dönerken.

Atarsınız tıraş olurken, yıkanırken,

kirini pasını vücudunuzun.

Ben de aynı

sevinçle dönerim sana-

evime dönmüyor muyum

sana doğru

koşarken?

Yeryüzü insanları toprak ananın koynuna dönerler sonunda.

Hepimiz döneriz en son yuvaya.

Ben de öyle,

bir şey var

beni sana çeken

daha ayrılır ayrılmaz,

birbirimizden uzaklaşır uzaklaşmaz.

 

             -Vladimir MAYAKOVSKI

 

 

 

Umut domino taşları gibidir. Biri düşünce diğerleri onu takip eder. –La Casa De Papel

 

Bir kıtlıkta, açlıktan ölenlerin %30’unun, beslenme alışkanlıklarını terk edemeyenler olduğu söylenir.

 

Bir ulusun türkülerini yakanlar,yasalarını yapanlardan daha güçlüdür. -Shakespear

 

“Ya sevdiğinizi seçeceksiniz ya da ona erişemediyseniz seçtiğinizi seveceksiniz, seçtiğinizi sevmeyi öğreneceksiniz”

Kendi geleceği hakkında ufak bir fikri hayali olan birinin seçimi ile tamamen rastgele seçim yapanın durumu aynı olmayacak.

 

öküzün damını alçacık yapın

yaş koman altına kuruluk serpin

koşumdan koşuma gözlerin öpün

irençberler hoşça tutun öküzü

                  -Pir Sultan Abdal




Bütün gücümüzle avuçlarımızı kapalı tutmaya çalışıyoruz...

 

Yere çakılmak için kendimi göğe bıraktım ya da göğe çakılmak için kendimi yere bıraktım.

Nasip.


 
 
Bahçemizin Halinden Baharımı Kıyasla
 
Bahçemizin halinden
baharımı kıyasla.
Zambaklar verem olmuş
kırmızı güller yasta
eller yüzler simalar
resimler aynı değil
baharlar bile değişmiş
artık her şey bir başka
 
bu sonbaharda ki ayak izlerim
sanki geçmiş bir şeyler
her yerler talan olmuş
hatıralar bile yanlış
üç beş kırık bardak
tas tabak çanak
bir kaç kiraz dalı
ürkütülmüş bir kaç kurbağa
yolcular yok olmuş
yollar artık bambaşka
artık akortsuz saz gibi
dalda kuş çiçekteki arı
bir uçkur iki bağlama
yalnızca varı yoğu
iki öz kırpmışım
bir kaç da öpücük
boşunaymıs burukluklar
aceleler, tezler
hesap kitap yanlışmış
yıllar boşuna geçmiş
ayrılıklar hüzünler
şimdi pususundan
bakan gözler bir başka
hesap kitap gerekmez
var zararı hesapla...                 
-Ömer Hayyam


Alman Edebiyatından Seçmeler: