Pulp Fiction | 11 | Fight Club | 9 | ||
Tarih: | 07.11.2013 Perşembe | ||||
Ayakkabı: | Converse | Adidas | |||
Forma: | Nike | Umbra | |||
Stad: | Camp Nou | ||||
Destekçiler | Plushenko | Yagudin | |||
İzleyiciler | Koray, Sedef, Melike | ||||
Şemsiye | Celal Birsen | Snotline | |||
Gözlük | Police | Lacoste | |||
Çakmak | Muhtar | Zippo | |||
Bilim | Nikola Tesla | Newton | |||
Ot | Labada | Radika | |||
1 | Refik | Mehmet | |||
2 | Ekrem | Emre | |||
3 | Sezai | Mustafa | |||
4 | Alper | Turgut Y. | |||
5 | Derya | Özgür | |||
6 | Barış | Kaan | |||
7 | Murat | Turgut T. |
Mızıkmasın kimse; kağıtlar eşit dağıtılıyor
zardır bu; herkese altı yüzü var
tek yumurta ikizidir her olasılık
çoğu kez kaybetmek iyidir kazanmaktan
- Ç o ğ u K e z K a y b e t m e k
Çok gezen Hezarfen Ahmet Çelebi ve çok okuyan Ahmet Bedevi
bir Kasım alacasında imbat rüzgarlarına binmiş Bozdağlar’dan Rodos ’a kanat
açmışlar. Tek gayeleri Kaf Dağı berisindeki Simurg’a ulaşmakmış.
Yolculuklarının ilk merhalelerinde martı Jonathan’da onlara eşlik etmişse de,
en doğru yasa bizi tokluğa götürecek olandır diyerek Bergama vapurundan atılan
simitlerin peşine düşmüş. Bizimkiler hararetli bir şekilde majör minör
diyalektiğini tartışırken Okaliptüsler altında oynanan depiklerin uçuştuğu
futbol maçına rast gelmişler. Zangoçlar, beberuhiler, semazenler, çerçiler,
nalbantlar, hallaçlar toplanmış keyifle maç seyrediyorlarmış.
Başkasının çizdiği çizgiden gitmek özgürlüğüme dokunuyor
diyen Pulp Fiction yediği ilk golle karbüratör kelebeklerini açıyor peş peşe
beş gol atıp seriye bağlıyordu. Kalede Refik muhteşem kurtarışlarıyla beş
yıldızı patlatıyor, Ekrem defans’ta tüm hünerini sergiliyordu. Sezai ve Alper
orta sahada mekik dokuyup ilmik atarlarken, Derya boş alanlara kaçıp fırsat
yüzdelerini maksimuma çıkarıyordu. Barış ilerde rakibe nefes aldırmıyor, Murat
ani deparlarıyla takımı şaha kaldırıyordu.
Sahayı cesaretin sınandığı bir yarış alanı olarak gören
Fight Club, rakibi dalak aparkatıyla durdurup, rakibin şah damarına parmak
basıyordu. Mehmet kalede şanlı Preveze müdafaasından örnekler sergilerken, Emre
savunma blokları oluşturmakla meşguldü. Mustafa defans ve orta alan arasında
gelgitler yaşıyor, pas trafiğini koordine etmeye çalışıyordu. Turgut Y. ve
Özgür senkronu yakalamış, barikatın en önünde emek harcıyorlardı. Kaan
gollerini her zamanki gibi inci misali sıralarken, Turgut T. Rakip donanmayı
gözüne kestiriyor, amiral apoletleriyle hücum furyasına katılıyordu.
Şafak aydınlanırken yusufçuk kuşunun sesi ile maç 11-9
lehine sonuçlanırken, Çelebi ve Bedevi uhrevi yolculuklarına kaldıkları yerden
devam ediyorlardı.
Önümüzdeki hafta yeni mesellerle buluşmak üzere diyor çatalınızdan
kebaplar, lokumlar eksik olmasın diliyoruz.
Bana kulak verin ki, size ses verebileyim.